Sit Alanı'nın Seyir Defteri

Kendi kurulum çekirdeğini kendin yap

Slackware için kendi ISO’muzu kendimiz yaptıktan sonra, kendi kurulum çekirdeğimizi de kendimiz yapalım dedik. Kurduğumuz sistemlere kendi derlediğimiz çekirdekleri kullanma takıntımız var nasıl olsa, kurulum sırasında da kullanmak istediğimiz ama standart çekirdekte olmayan bir desteği eklemek ya da baş ağrıtan bir donanımı hiç görmemesini sağlamak güzel olabiliyor.

-current ağacının altındaki kernels/ dizinine kendi çekirdeğimiz için bir dizin yaratıyoruz (ör: kocaogul.s). İçine System.map dosyasını gzip’lenmiş olarak (System.map.gz), çekirdek ayarlarını içeren .config dosyasını config ismiyle ve çekirdek dosyasını da bzImage adıyla yerleştiriyoruz. isolinux/isolinux.cfg dosyasını bir editörle açıp, her çekirdek için var olan 3 satırdan bir kopya daha ekleyip çekirdeğin ismini kocaogul.s olarak değiştiriyos. Artık bu kökten yakacağınız bir kurulum CD’sinde boot: satırında kocaogul.s yazıp enter’a basmanız kendi elcağızlarınızla hazırladığınız çekirdekle kurulum yapabilirsiniz.

Birkaç ufak not :

• Çekirdeğinizin boot: satırında F3’e basıldığında erkana dökülen çekirdek listesinde yer almasını isterseniz isolinux/f3.txt dosyasını bir metin editörü ile düzenleyebilirsiniz.
• bare.i’nin değil de kendi çekirdeğinizin öntanımlı açılmasını istiyorsanız isolinux/isolinux.cfg dosyasının ilk satırını düzenlemeniz yeterli.
• Çekirdeğe ramdisk, initrd, ext2 desteklerini eklemeyi unutmayın. Slackware’in kurulum programını içeren initrd dosyasının yüklenebilmesi için gerekli kendileri.
• Çekirdeğe kurulum sırasında ihtiyacınız olan tüm modülleri gömmeniz hayatınızı kolaylaştırır. Kurulum CD’si açıldıktan sonra modüllerin yerini gösterme, yükleme gibi dertleriniz olmaz.
• Çekirdeğe vereceğiniz isim (örneğimizde kocaogul) 8 karakterden fazla olmamalı. İlk çekirdeğe kocaoglan (9 karakter) ismini vermiştik aslında, CD’ye koyduğumuzda “niye bunu görmüyor?” diye bir süre debelendik.

WordPress 2.0 ile tanışma

Kendi seyir defterimde de kullandığım WordPress‘i daha da bi güzelleştiren 2.0 sürümü taa yılbaşından hemen önce çıktı. Son derece olumlu eleştiriler duymama rağmen, üşengeçlikten hala kurcalayıp kendi seyir defterime kuramadım.

Bugün yeni bir web sitesi için WordPress kullanmaya karar verince, kendisiyle tanıştım. WordPress Türkiye sayfasından Türkçe dil dosyasını da kolaylıkla aldım. Gerçekten güzel yapmışlar. Yönetici arayüzü güzelleşmiş, wysiwyg editörü gelmiş, kullanımı daha da bi kolaylaşmış. WordPress 2.0’daki tek hayal kırıklığım yerelleştirme oldu. Hala yerelleştirmenin bir kısmının temalardan yapılması gerekiyor. po dosyası tüm dertlere derman olmuyor. Bu da tabii farklı bir tema kurunca, oturup onu yerelleştirme gereğini beraberinde getiriyor.

Didem’in üstün arama tarama çalışmaları sonucunda Fixed-Width-Simple temasını site için beğendik. Sade ve gösterişsiz. Yerelleştirmesi de zaman aldı tabii, Didem bıkmadan uğraştı neyse ki. Temayı beğenip de kullanmak isteyenler olursa, temanın Türkçe hali burada.

Kendi ISO’nu kendin yap

Slackware 11 henüz çıkmadığından, Slackware 10.2 kur ve slackpkg ile sistemi güncelle şeklinde kanırmamak için kendi ISO’nu kendin yap kampanyası başlattık. Elbette kendi ISO’muzu yapıp kurduktan hemen sonra Slackware 11 duyurulacak (Murphy kanunu). Esas amaç da o zaten.

Günlük aldığımız Slackware-current yansısı sağolsun, en bi son güncellemelere göre CD yapmak çok olay. Yansının kök dizinine girdikten sonra isolinux/ dizinindeki README’ye göre istemediğimiz disk setlerini -x parametresi ile belirtiip, tek uzun bir komutta işi bitiriyoruz :

mkisofs -o /home/download/iso/slackware-current-110706.iso \
-R -J -V "Slackware-current 110706" \
-x ./slackware/e \
-x ./slackware/f \
-x ./slackware/k \
-x ./slackware/t \
-x ./slackware/tcl \
-x ./slackware/y \
-x ./slackware/kde \
-x ./slackware/x \
-x ./slackware/xap \
-x ./extra \
-x ./pasture \
-x ./testing \
-hide-rr-moved \
-v -d -N -no-emul-boot -boot-load-size 4 -boot-info-table \
-sort isolinux/iso.sort \
-b isolinux/isolinux.bin \
-c isolinux/isolinux.boot \
-p "Slackware-current - 110706" \
-P "Slackware-current - 110706" \
-A "Slackware-current - 110706"

Saykadelik bir sabah

Sabah şekerlerimizin ilki Pulse oldu. Iron Butterfly’ın ilk dönemlerindeki gibi çiğ bir gitar tarzı var. Cream ve Led Zeppelin’i andıran halleri de var.

Onu hemen arkasından MU’nun 2 CD’lik seti izledi. Grubun 71-72 ve 74’teki kayıtlarından derlenen bu albüm, Pulse’a göre biraz daha blues/caz ve kozmik/zuzaylı havalı.

Mayonezli surimi salatası

QuickChina’da yemeye bayıldığımız mayonezli yengeç eti salatasının bir benzerini evde yapmaya çalıştık. Aslında lokantalarda yediğim pek leziz yiyeceklerin aynısını yapmaya çalışmam genelde ama Carrefour’da yengeç eti taklidi yapan suriminin kilosunun 20 YTL olduğunu görünce gözümüz döndü :)

Surimi ve salatalıkları ince ince ip şeklinde doğrayıp, mayonez ve zeytinyağı ile salataya çevirince aynısına yakın bir lezzet elde ettik. Susam ya da çöreotu ile daha da güzel bir lezzet elde edilebilir gibi, bir dahakine onu da denemeli. Bir de ip gibi doğramak için daha kolay bir yöntem bulmak gerek.

Evladımı keserim

Kestim de netekim.

dfisek@eflatun:/home/download/iso$ wget ftp://ftp.pardus.org.tr/pub/pardus/kurulan/1.1-Alpha/pardus-1.1-alpha.iso
--14:00:56--  ftp://ftp.pardus.org.tr/pub/pardus/kurulan/1.1-Alpha/pardus-1.1-alpha.iso
           => `pardus-1.1-alpha.iso'
Resolving ftp.pardus.org.tr... 193.140.100.220
Connecting to ftp.pardus.org.tr|193.140.100.220|:21... connected.
Logging in as anonymous ... Logged in!
==> SYST ... done.    ==> PWD ... done.
==> TYPE I ... done.  ==> CWD /pub/pardus/kurulan/1.1-Alpha ... done.
==> PASV ... done.    ==> RETR pardus-1.1-alpha.iso ... done.
Length: 694,992,896 (663M) (unauthoritative)

 0% [                                                      ] 1,471,120    107.63K/s  ETA 1:54:45
zureus TERMINATED.

Zuzay dizilerinin güzelliği

Noel, cadılar bayramı, şükran günü, sevgililer günü gibi özel bölüm yapma kaygılarının olmaması :). Dizi karakterlerinin diziyle beraber tatile çıkma gibi bir derdi de yok.

Yılların kan davası bitiyor mu?

Alıştığım ve sevdiğim klavye düzeninin içine ettiği için sonradan çıkan Windows tuşlarından oldum olası nefret etmişimdir. İşime de yaramaz meretler. O tuşlara yer açılması için boşluk tuşunun kısalması yetmezmiş gibi alt tuşunun yeri de kaymıştı. Boşluğa basmaya çalıştığımda alt ya da win tuşlarından birine denk geldiğim ya da alt tuşuna basayım derken win tuşuna denk gelip küfrettiğim az yoktur. Senelerdir klasik klavyelere gözümüz gibi bakıp sakladım, o tuşları olmayan klavyelerin izini sürüp edindim. En son Meren‘e yüzsüzce hediye ettirdiğim, özel olarak Windows tuşsuz olarak üretilen (ama yine de boşluk tuşu kısa) bir Compaq klavye kullanıyordum.

Bir-iki ay kadar önce, KDE masaüstümde açık tüm pencereleri geçici olarak simge durumuna küçültmek için bir kısayol arıyordum. Win+M kombinasyonunun bu işi gördüğünü öğrenince, dizüstü bilgisayarımda kullanmaya başladım. Dün bir masaüstü bilgisayarın başındayken elim otomatik olarak Win+M tuşlarına gitti ama win tuşunun yerinde doğal olarak yeller esiyordu. Kaldım öyle ve bu günleri de mi görecektik dedim :)

Kimbilir… belki diğer Windows tuşu ile de barışırım zamanla…

Kargo sayıklamalarına devam

Aras’a saydırdıktan sonra, kendi gönderilerimde tercih ettiğim Yurtiçi Kargo’nun sayfasına bir göz atayım dedim.

Tahsilatlı kargo hizmeti vermeye başlamışlar. PTT yapar bunu ama postaneye falan gitmeniz gerekir, pek zahmetlidir. Kargoyla ürünü gönderip, ürünü alan kişinin kargo firmasına -ürünün- ücretini elden ödemesi şeklinde. Kredi kartı kullanmayı sevmeyen, uzaktan alışveriş yapmak isteyenler için güzel bir araç.

Hatta bir de kapıda pos cihazı ile çekseler, internet üzerinden kredi kartı bilgisini yollamak istemeyenler için güzel olurdu. Aslında tabii kargo firmaları baştan kredi kartı kabul etseler ne güzel olurdu (halamın …). Hayat onlara güzel, oturtmuşlar sektörde, bankalarla uğraşmayıp sürekli nakit çalışıyorlar.

Aras : Teknolojide öncü

Bakınız Aras Kargo web sitesinde ne demiş : “Bilgi teknolojilerinde yaşanan gelişmeleri taşımacılık sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda dönüştüren ve teknolojiye öncülük eden Aras Cargo’nun online hizmetleri, Aras Cargo ile iletişim kurmaktan prosedür bilgilerine, gönderi takibinden e-siparişe kadar geniş imkanlar sağlıyor.”

Şimdi gönderimizi nasıl takip ediyoruz, “Kargom Nerede” bağlantısına tıklayarak saat 11:49 itibarıyla bakıyoruz :

İnsanın “hadi ya” diyesi geliyor. Teknoloji öncüsünden gelen bilgiler zaten kargo fişinin üzerinde yazan bilgiler. Kargo hareketlerinin altı boş. Kargonun hangi saatte nereden yüklendiği, hangi dağıtım merkezlerinden kaçta geçtiğinin, hatta şu anda nerede olduğunun bilgisi yok.

İnternet sayfasından şubenin telefonunu alıp şubeyi aradım, bir ev telefonu çıktı, zavallı bir kadıncağız yanlış veriyorlar bu numarayı dedi. İkinci bir telefon vardı onu aradım, öyle ulaştım şubeye. Ulaştım ulaşmasına ama her zamanki öykü ile karşılaştım. “Kargo bize geldi ama biz teslim etmiyoruz o adrese, Ostim’deki Kardelen Şubesi bakıyor, oraya yönlendirdik” kargoyu. Evet, biliyos. Zaten kargoda Batıkent Şubesi’ne gidiyor yazısını gördüğüm anda yandık demiştim. Aras Kargo ile her kargo gelişinde aynısı oluyor çünkü. Hatta bir seferinde Atisan Şubesi’ne gitmişti, oradan Batıkent Şubesi, sonra tekrar Kardelen Şubesi’ne gitmişti kargo. Hangi şube nerelere teslimat yapıyor bunun bilgisi yok mu kargoyu şubelerde? Hani hata elbette olur ama her seferinde mi olur?