Akşamın ilerleyen saatlerinde derneğin gün içinde spontane belirlenen idari kurul toplantısından çıkmış ve Kavaklıdere’den Kızılay’a doğru gün boyunca giyme fırsatı bulamadığım paltomu […]
Bugün ilk defa toplu taşıma ile Bilkent’e gittim. Löker‘in yoğun yardımları sayesinde pek optimize oldu (Erdinç sana da öğretiim mi?). Yürürken yolumun […]
Seneler önce Sliding Doors (Kayan Kapılar) isimli bir filmin VCD’sini o dönem çalıştığım işyerinin patronundan alıp izlemiştim. Şaşkınlıkla birkaç hafta sonra sinemalara […]
Uzatmaları oynayan bir Slamd64 macerasına son noktayı koydum. Slamd64’ün niye “resmi olmayan” Slackware portu olduğu da anlaşıldı. 64-bit derlemenin yarattığı birçok sorunla […]
Ayak bileğimizin arkasında, topuğun üzerinden baldıra bağlı duran acayip gergin ve güçlü bir tendon var, ona “aşil” tendon deniyor. Tıp terimlerden anlamayan […]
Yok öyle değil. Albümü internette araştırdığımda gördüğüm “primitive” ifadesindeki ilkelliği, bugünkü insanın daha içgüdüsel hareket ettiği dönemleri olarak düşünmüştüm. Sonra acaba okul […]
Bazı yerlere sık gitmiyorum ama gittiğim zaman da n çeşit yemekleri olmasına karşın gidip sürekli aynı yemekleri yediğimi farkettim. Aslında farklı tatlar […]
Yalan… külli yalan. Dudağını ısırınca dudağın şişiyor, şiştikçe tekrar ısırma olasılığın artıyor, şiş halinde ısırınca daha çok canın yanıyor. Öz-be-özyineleyen bir döngü […]