Öyle bir seyir defteri…

Google mı aştı özgür yazılım mı?

15 Aralık 2005 Perşembe, 14:59

Geçen yıl yapılan Linux ve Özgür Yazılım Şenliği‘nin organizasyon şeması gerekli oldu. Arşivlerden taramaya üşendim. Acayip beynimde nedense direk linkine ulaşamadım yazmak için. Hadi dedim Google’a şenlik + şeması kelimelerini bir tara (üşenip Linux falan da yazamadım).

Gezegen | Yorum Yok »
 

Trapped

13 Aralık 2005 Salı, 22:23

Az önce izledim. İyi bir gerilim/adam kaçırma filmi. İlk yarısı bence çok başarılı. İkinci yarıda biraz daha klasikleşiyor. Kobe diil bu sefer kapana kısılan. Charlize Theron ve Kevin Bacon filmi alıp götürüyor. Filme bir tek Courtney Love pek gitmemiş sanki, kötü değil ama başka biri daha güzel oynardı sanki.

Film / TV | Yorum Yok »
 

Digi-digi-digikamlaar mutlu mesut reesimleer

13 Aralık 2005 Salı, 13:20

Dijital fotoğraf makinaları çıktı mertlik bozuldu kardeşim. 20-30$’a takıyorsun bir 512 MB bellek, her biri birkaç MB’tan on yüz bin resim yutabiliyorsun.

Bir süredir gphoto için normal insanoğullarının da kullanabileceği cici bir arayüz olan Digikam‘a yan gözle bakıyordum ama üşengeçlikten kurcalamıyordum. Derken kurcaladım artık.

Resimlere zaman damgasından tut bir sürü meta bilgiyi fotoğraf makinasından çekip yerleştirebiliyor. Dosya isimlerini ona göre oluşturabiliyorsun. Tıklaya tıklaya Begded kısacası. Fotoğraf makinasını bilgisayara takınca otomatik çalışması için usb betiğini biraz kurcalamam gerekti, o kadar da olsun. Pek şugar.

Gezegen | Yorum Yok »
 

Patrik baba harbiden baba oldu

12 Aralık 2005 Pazartesi, 14:08

İlk ve hala vazgeçemediğim göz ağrım Slackware‘in biriciği Patrick Volkerding‘e kendi aramızda Patrik baba derdik. 1-1.5 aydır Slackware’de güvenlik güncellemeleri dışında tık yoktu, nedeni ortaya çıktı — Patrik baba olmuş, Briah isimli bir kızı var artık. Kutlamalar çerçevesinde glibc 2.3.6, gcc 3.4’ün öntanımlı gelmesi, alsa 1.0.10, firefox 1.5 gibi eylemlerde bulundu.

Gezegen | 1 Yorum »
 

Deepresyoondaayııım…

10 Aralık 2005 Cumartesi, 16:48

Tamam, 21 Aralık‘a yaklaşıyoruz ama saat daha akşamüstü 4’e gelirken de hava kararmaz ki, insaf yaa. Gazete okumak için ışık yakmak zorunda kaldım.

Memat | Yorum Yok »
 

Scorpions’ın farklı yüzleri

10 Aralık 2005 Cumartesi, 14:20

Animal Magnetism ile tanıştığım, Crazy World ile koptuğum Scorpions‘ın ilk albümlerini hiç dinleme fırsatı bulamamıştım. Önce In Trance‘ı dinledim. Alışık olduğum ve sevdiğim klasik tınıları vardı. Bildiğim meşhur parçalarından hiçbirinin olmaması da cabası. Sonra dinlediğim Lonesome Crow ise beni epey şaşırttı. Hafif progressive havalı, uzun parçalardan oluşan bir Scorpions hiç düşünmemiştim. 70’lerin havası bir ara onları da vurmuş.

Musiki | Yorum Yok »
 

Yeke Yeke

10 Aralık 2005 Cumartesi, 11:44

Sonunda ben de Yakuake kullanmaya başladım. Çevremde kullanan insanlara nesi var kardeşim bunun, hızlı açılıyorsa bir sürü terminal var hızlı açılan, ben zaten bir tane sürekli açık tutuyorum diyordum. Sonra Yakuake’i kapattığında aslında sadece görünmez biçimde kendini arka plana attığını (tsr‘leri anımsattı bir an bana), içinde bıraktığım tüm işlemlerle çalışmaya devam ettiğini ve istediğim yerden ıslık çaldığımda hemen geldiğini fark ettiğimde aşık oldum kendisine.

Her farklı masaüstünde farklı konsollar açık unutup sonra aranmamak için sırf konsol açık dursun diye bir masaüstü icat etmek zorunda kalmıştım. Her konsol kullanacağım zaman ona geçiyordum. Hem artık her masaüstünde rahatlıkla konsol kullanabiliyorum hem de bir tane masaüstü eksik kullanıyorum (kaldı 4).

X-Window kullanmanıza rağmen konsola damardan bağlıysanız ve çoklu masaüstü kullanıyorsanız Yakuake büyük keyif.

Gezegen | 1 Yorum »
 

Sabah uyanma müziği

08 Aralık 2005 Perşembe, 08:55

Camel‘ın Nude albümünü sabah ilk kalktığımda afyonum patlayana kadar dinlemek dinlendirici olabiliyor. Uykudan güne yumuşak bir geçiş yapıyorum.

Albüm 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Pasifik Okyanusu’nda bir adada mahsur kalan ve savaşın bittiğinin farkında olmayan bir Japon askerinin hikayesini anlatıyor.

Musiki | 1 Yorum »
 

Örtmenim phpMyAdmin Firefox’a gözü bozuk dedi

07 Aralık 2005 Çarşamba, 17:56

Yerel sunucuda bir yazılım üzerinde çalışırken ufak çapta bir kafa çizme olayı yaşadık. phpMyAdmin kullanarak yaptığımız sorgularda, birbirinin devamı iki ayrı sorgu yaptığımızda toplam 77; iki sorguyu birleştirip tek sorgu olarak yaptığımızda toplam 30 sonuç alıyorduk. Birleştirilmiş sorgunun orasına burasına bak, neresi yanlış diye kurcalarken elle LIMIT 0,80 verince hepiciğini birden gösteriverdi. Demek ki neymiş, phpMyAdmin geliştirenler yeni sürümlere sadece yeni özellik eklemiyormuş, aynı zamanda hata da düzeltiyorlarmış.

Yeni sürüme (2.7.0) güncelledik, sorun direk çözüldü. Çözüldü çözülmesine de, bir yazı tipleri (font) çıktı karşımıza ki… Yani şöyle anlatayım, ben ki 17″ ekranda 1024×768 çalışan insanım, bana kocaman gözüken yazı tipleri. Ayar dosyasında bir yazı tipi arandık. Yoh. Firefox‘taki kukiyi sildik, ı-ıh. Tema değiştirmeye çalıştık, yemedi. Sonunda tema dosyalarına daldık, $font_size diye bir değişken bulduk. O nereden çıkıyor diye grep‘ledik, common-lib.php ‘nin içinde bir PMA_setFontSizes() diye bir fonksiyon bulduk.

Görünen o ki, arkadaşlar istemciyi tanıyıp istemcisine göre yazı tipi ayarlıyor. Mantıklı bir hareket aslında, farklı istemciler ayrı büyüklükler algılayabiliyor. İstemcilerine göre 4-5 farklı set ayar belirlemişler. Firefox’a ne demişler bakın :

// ... but most of them (except IE 5+ & NS 6+) need bigger fonts

Mozilla türevleri de bu kategoriye giriyor. Firefox 1.0.7 ve 1.5 ile denedik, bildiğin yazı tipleri kocaman. Napalm, sonunda elle değiştirdik oradaki ayarları. Firefox’u da kocaman yazı tipi peşinde olmayan istemciler arasına kattık. Güzel fikirmiş de, o hazır yazı tipi ayar setlerini ayar dosyasına alsalarmış; değiştiren değiştirirdi çok uğraşmadan.

phpMyAdmin güncellemesinin doğal bir sonucu olarak birkaç saat içinde yeni sürümü çıktı (aksi düşünülemezdi zaten). Üşenmeyip yeni sürüm (2.7.0-pl1) ile de denedik. Bu kez darkblue-orange temasının yazı tipleri normaldi ama original tema hala dana gibiydi. Fonksiyonu yine elledik, phpMyAdmin’e geri beslememizi yapıp hayatımıza devam ettik.

Gezegen | Yorum Yok »
 

Hayat size güzel

07 Aralık 2005 Çarşamba, 14:16

Dün akşam 23:30 civarında ayırttığım bileti almak üzere Kızılay’daki Kamil Koç bürosuna gittim, kapı duvar. Bir önceki sokaktaki Ulusoy bürosuna baktım o da kapalı. Ankara’da belediye şehirlerarası otobüs firmalarının şehiriçi servisleri kaldırttığı için geç saate kadar açık tutmalarına gerek yok tabii. Ben de servisler yok diye adamların dert edindiklerini düşünmüştüm (müşteriye karşı mağdur durumda kalma, vs vs). Servis harcamalarından yırtmalarıyla beraber ofisleri de erken kapamaya başlamışlar. Daha az eleman maliyeti, ofis masrafı, vs derken firmaların bir halay çekmediğinin kaldığını tahmin ediyorum. Belediye başkanının çok bayıldığına eminim bu işe (daha önce alışveriş merkezleri için aynısını denemişlerdi, tutmadı) ama otobüs firmalarının desteği olmasa bunu başaramazdı. Tüm otobüs firmalarını seviyorum ;-/.

Memat | Yorum Yok »