Öyle bir seyir defteri…

Kıl Gftp

31 Ocak 2006 Salı, 14:00

Gftp sevdiğimiz, güzide bir ftp istemcimiz. Ama bir ara öyle bir kelek yapmıştı ki, unutulacak gibi değil. .gftp/bookmarks dosyasında kaydedilen parolaları açık bir halde tuttuğu için ben de kendisini not defteri niyetine kullanmaya başlamıştım. Basit bir sürüm geçişi sırasında hiç sormadan etmeden o parolaların hepsini kendine göre basit bir biçimde şifreleyip kaydetmeye karar verdi. İnsan bir haber verir de parolaları başka bir yere kaydederdik :-)

Neyse, o gün bugündür, parola dosyasını çözmeye çalışmak yerine eski parolalar lazım oldu mu genelde gftp’nin bookmark dosyasından bir kesit yolladım insanlara. Bugün Arman “ben lftp kullanıyorum” dediğinde, artık bakayım şu işe dedim. Gftp’nin sürüm içi değişikliklerine baktım, uyduruk bir fonksiyon koyduk onla şifreliyoruz yazmış adam. Kodundan bakıp fonksiyonu bulduğumu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Fena halde üşengeç olduğumdan, tcpdump çalıştırıp kendi makinamı dinlemeye aldım, sonra da gftp ile ilgili siteye bağlandım, tcpdump çıktısından isim/parolayı alıverdim.

Kolaylıkla çözülebilecek bir yöntem olduktan sonra, böyle zavallı güvenlik girişimleri “dostlar alışverişte görsün” güvenliği oluyor. Sadece insanın hayatını zorlaştırmaya yarıyor.

Gezegen | 2 Yorum »
 

Chinatown

31 Ocak 2006 Salı, 11:53

Thin Lizzy‘nin çift lead gitarlı döneminden tek dinlemediğim albümüydü, geçen gün elime geçince pek sevindim. Folk etkilerinden arınmış bir Black Rose, grup Renegade kıvamına doğru ilerlerken.

Musiki | Yorum Yok »
 

Arınma

31 Ocak 2006 Salı, 10:56

Saat 10:00 oldu çat gitti internet bağlantısı. Zırr telefon çaldı, Ankara’nın öbür ucunda adsl ile bağlı bir müşteri internete bağlanamıyoruz dedi. İyi dedim, Telekom yedin gene bizi.

Arada başka bir telefon geldi, sanki sersemlemiş bir insan gibi konuştum. Nafile modem resetleme çabalarını bırakıp bir şeyler yedim. Arada modemi kontrol etmeden de duramıyordum. IP alamadı, aha IP aldı ama bir yere gidemiyoruz, vs vs. Tam teslim bayrağını çekmiş ve işleri internetsiz yapmaya yönelecekken modemin veri transfer ışığının bana göz kırptığını gördüm. İradeni kırdım ya, o yeter bana der gibiydi. “Get All” dedim ve e-postalar bana akmaya başladı. Bir anda enerji dolduğumu hissettim.

Kendimi bacak ağrısı ilacını bir hafta almayan House gibi hissettim. Onun dediğini diyeyim, “evet bağımlıyım ama bunu bir problem olarak görmüyorum”.

Gezegen | Yorum Yok »
 

Tori Amos

30 Ocak 2006 Pazartesi, 22:28

İlk olarak bu fotoğrafla tanıdım onu. Bir bibiyesten indirdiğim bir resim dosyasıydı. Önce gerçek olduğuna inanmadım, fotoğraf değil tablo zannettim. Sonra bir şarkıcı olduğunu öğrenince heyecanlandım, beni yüzü kadar güzel sesi ile ilk duyduğum anda büyüler diye umdum… Olmadı :-)

Tori Amos‘in yaptığı müzik hiçbir zaman favorilerim arasına girmedi ama karşıma çıktıkça da reddetmedim (kapıdan girse hesabı). Şimdi de Almanya’da geçen yıl verdiği bir konserini dinliyorum.

Musiki | 2 Yorum »
 

Dizüstünde Amarok keyfi

30 Ocak 2006 Pazartesi, 12:18

XMMS‘ten Amarok‘a geçme çalışmaları çerçevesinde son günlerde daha sık Amarok kullanmaya başladım. Hele Didem’in parçaların eksik taglarını musicbrainz‘den otomatik doldurmasını görünce artık bu yoldan dönüşün zor olduğuna karar verdim.

Dizüstünün ses çıkışı çok matah olmadığından, mobil değilken genelde amfiye bağlı bir masaüstü bilgisayarından müzik dinlemeyi tercih ediyorum. Başka bir bilgisayardan çalınca, Amarok’un beğendiğim ekrana çaldığı parça hakkında güncel bilgi verme yetenekleri anlamsızlaşıyordu.

X-Window teknolojisine başvurdum, o da beni yarı yolda komadı sağolsun. Masaüstü bilgisayarındaki Amarok’u, görüntüsünü dizüstüme verecek biçimde çalıştırdım ve tataam. KDE’nin sistem çekmecesine yerleşti, simgesinin renginden parçanın bitmesine ne kadar kaldığını ek bir işlem yapmadan takip edebiliyorum.

Yeni bir parçaya geçince de dizüstü ekranıma transparan bir görüntüde yeni parça/albüm hakkında bilgileri yazıyor.

Biraz da parça listesinin olduğu penceresini sadeleştirmeyi başarabildiğimde işlem tamamdır.

Gezegen | 3 Yorum »
 

Aaah ı-İ yaktın gene bizi

27 Ocak 2006 Cuma, 21:58

Yıllardır mit haline gelmiş bir php/mysql derdimiz vardı. Çok nadiren dizüstüne yerel çalışsın diye kurulan ApachePHP sisteminde kukiler düzgün çalışmaz; bizim kuki kullanan oturum kütüphanesi cortlar.

Sonunda bugün kafasını kıralım şunun diye giriştik Ekin‘le. Bir sisteme kurulumu yaptık vee bingo. Boğuşmaya başladık ve kendisinin hakkından geldik sonunda. Türkçe problemi! tr_TR yerelinde Apache 1.3.34 / PHP 4.4.2 ikilisinde kuki alışverişleri dertli, C yerelinde aynı sorun ortaya çıkmıyor. Büyük olasılıkla da sadece içinde i harfi geçen url’lerde.

Bazen UTF8 bile ı-İ’nin hayaletini tamamen def edemeyecekmiş gibi geliyor.

Gezegen | 1 Yorum »
 

Pek stil sahibi bir insanım

27 Ocak 2006 Cuma, 18:05

KDE’yi öntanımlı ayarları ile kullanmak buraya kadar diye tema arayışına çıktığımda, istediğim gibi bir tema bulamadıysam da güzel bir stil bulmuştum –> QtCurve. En güzeli içinde GTK1 ve GTK2 stil dosyaları da geliyor, böylece kullandığım tüm uygulamalar aynı hissi veriyor. Bugün yeni sürümü çıktı, aklıma düştü tekrar, kendisine selam etmeden geçemedim.

QtCurve’e uygun duvar kağıdı arayışlarımsa sürüyor.

Gezegen | 1 Yorum »
 

Vay canına

26 Ocak 2006 Perşembe, 17:02

Sacramento Peja Stojakovic’i takas etmiş (Ron Artest için). Bir dönemin sonu — son kalan oyuncu o idi.

Sacramento’nun kötü gidişi silkelemek için “bir şeyler” yapacağı belliydi, sezon sonu sözleşmesi bitiyordu ama Sacramento’nun eski formuna yakın olmasa da Stojakovic’ten bu kadar erken vazgeçebileceğini düşünmemiştim. Ne de olsa orada yıldızlaşmıştı.

Neyse, en azından bir türlü sevemediğim Mitch Richmond’dan “en çok maç oynayan Sacramento oyuncusu” sıfatını aldıktan sonra takas edildi.

Basketbol | Yorum Yok »
 

Dosya sistemleri

26 Ocak 2006 Perşembe, 16:03

Çeşit çeşit dosya sistemlerinin ne işe yaradığını merak edenler için MadPenguin’de dosya sistemleri ve yapısı ile ilgili bir yazı dizisi başladı. En güzeli de favorim XFS‘in ilk incelenen olması.

Gezegen | Yorum Yok »
 

Miyammm… yoğurt!

25 Ocak 2006 Çarşamba, 23:14

Önce standart yoğurtlar vardı. Birkaç farklı marka arasında gidip geliyorduk.

Sonra Danone ile homojenize yoğurt kavramıyla tanıştık. Onun lezzetini keşfettikten sonra zaman içinde zorunlu haller dışında başka bir yoğurt yiyemez olmuştuk.

Bugün markette Danone bulamadığımızda, kulağımıza küpe bir tavsiyeye uyarak Yörsan’ın tava yoğurdunu aldık. Miyamm. Farklı (ve güzel) bir lezzet. Artık dadanacak bir yoğurt daha oldu.

Yimmek | 3 Yorum »