Bir ebe gördüm
05 Şubat 2006 Pazar, 14:56The Next Karate Kid filmini izledim sonunda. Kötü… Tüm Karate Kid filmlerinden kötü. Hilary Swank‘a kanmamak lazımdı.
Film / TV | 1 Yorum »The Next Karate Kid filmini izledim sonunda. Kötü… Tüm Karate Kid filmlerinden kötü. Hilary Swank‘a kanmamak lazımdı.
Film / TV | 1 Yorum »Belki de gelmiş geçmiş benim en damarlarımda gezen dizi. Küçük bir avukatlık firması kimsenin almak istemeyeceği ceza davalarıyla uğraşıyor. Bir işin kanuna uygun olmasıyla insanın kendi değer yargılarına uygun olması arasındaki ikilem sık sık farklı konular ele alınarak insanın suratını vuruluyor. Kapıdan, olmadı bacadan, camdan, tavan arasından, anahtar deliğinden, hiçbiri olmadı ışınlanarak bir iş nasıl kanuna uydurulabilir çabalarını izliyorsunuz.
Konulan kuralların insan doğası için hiçbir zaman yeterli olmayışı, kitabına uydurulduğunda kuralların istenildiği gibi esnetilebilmesi ve bunun iki tarafı keskin bir bıçak olması o kadar gerçek geliyor ki. Avukatın tanığı, tanığın avukatı istediği yere tartışarak yönlendirebilmesi ve köşeye kıstırması bir sanat sanki. Avukat, savcı ve hatta hakim arasındaki hamleler ise bir satranç oyununu andırıyor.
Kanunlar kimin doğruları? Neye göre doğru, neye göre yanlış? Bana insanın doğasına aykırı geliyor böylesi. Hiç hoşlanmıyorum ceza sisteminden. Böyle hissetmeme karşın bu diziyi nasıl bu kadar sevebiliyorum? İşine geldiği zaman, kanunu kanuna karşı kullanarak hakkından gelmenin dayanılmaz hafifliği yüzünden. Hayatımdan birçok şey buluyorum.
Küçükken lawful good olmayı seveceğimi sanırdım. Şimdi düşünüyorum da… Asla sevemezmişim.
Ne uyduruk dizilerin DVD’leri çıktı, The Practice‘in hala yok. Ayıp yaw. İnsan benim gibileri de düşünür. Cnbc-e kanalsızını da ayrıca kınıyorum zaten. Böyle güzel bir diziyi birkaç sezon gösterdikten sonra “yeterince seyirci çekmiyor” diye yayından kaldırdılar. Tekrar da etmediler. Ah, o dizi çekilirken bugünkü teknoloji olacaktı… Elimde sadece 1.5 sezonu, toplam 17-18 bölümü var, oysa çekilen toplam 168 bölümü var. Böhü.
Film / TV, Memat | 1 Yorum »Ezginin Günlüğü‘nü ilk Japon Balıkçısı ile tanımıştım. Şiire yakışır bir beste ve vokal ile o kadar doğaldır ki, her dinlediğimde beni sarmalar götürür. Yol boyunca sözleri içime işler. Geri bıraktığında ise, arkasından teşekkür eden bir ifade ile bakar kalırım…
Ölüdeniz dinlerken süt eşliğinde bir nargile tüttürmek vardı şimdi hayattan uzakta…
Musiki | Yorum Yok »Marlee Matlin‘in doğduğu (ve Oscar aldığı) “Children of a Lesser God” filmini izledim akşam. Çok severim teyzeyi, ilk herhalde Reasonable Doubts dizisindeki savcı rolüyle tanışmıştım. Internetin başına oturup daha fazla bilgi toplamaya başladım. Biraz da fotoğraflar konuşsun diye Google’ın resim servisine başvurdum.
Resimlerden biri Richard Dean Anderson‘ın (MacGyver + Stargate) sitesindeydi, resmin olduğu “biyografi” sayfasını görünce acayip sesler çıkarmaya başladım. Adam beraber olduğu hatunları kronolojik olarak sıralayıp, bir de fotoğraflarıyla sergi açmış.
Gerçi portföy de konulmayacak gibi değil, Katarina Witt bile var. Marlee Matlin, Lara Flynn Boyle, Teri Hatcher, …
Film / TV | Yorum Yok »Tonguç Yumruk’un Debian ve OpenSSH ile ilgili yakınmasını okuyunca, aklıma bir süre önce Sylpheed’in e-posta listesinde okuduğum bir diyalog geldi :
======================================
From: Ulrich Plate To: sylpheed@good-day.net Subject: [sylpheed:23772] Re: New Year setup Date: Mon, 3 Jan 2005 12:09:40 +0100 Bill, sorry, but I couldn't overlook your header: > X-Mailer: Sylpheed version 0.7.4 (GTK+ 1.2.10; i386-debian-linux-gnu) No offense, but that version dates back more than a thousand days! I don't think it's worth the effort fixing anything for that version at all, I'd suggest upgrading to 1.0 and see if your problem goes away just by doing that. Cheers Ulrich Plate
======================================
Ve yanıt :
======================================
From: Godwin Stewart To: sylpheed@good-day.net Subject: [sylpheed:23773] Re: New Year setup Date: Mon, 3 Jan 2005 12:11:07 +0100 On Mon, 3 Jan 2005 12:09:40 +0100, Ulrich Plate wrote: > No offense, but that version dates back more than a thousand days! That's bleeding edge for Debian! :o) - -- G. Stewart
======================================
Gezegen | Yorum Yok »Televizyonda Full Metal Jacket’ı yakalayınca bir kez daha izlemeden edemedim. Eğitimde geçen ilk 45 dakikası tam bir şaheser. Tek başına bir film olabilirdi.
Film / TV | Yorum Yok »Spam ve virüs olarak gönderilen e-postalar hepimizin ortak derdi. Bazılarını otomatik çalışan yazılımlarla temizliyoruz, bazılarını ise gözümüzle… Çoğunu kolaylıkla farkedebiliyoruz, sadece amelelik oluyor. Çevremizdeki kullanıcılara her e-postanın ekini açmamalarını, reklam gözüken e-postalarını okumamalarını öneriyoruz.
Bazıları ise gerçekten amacına ulaşmak için akıllıca davranıyorlar. Bugün aldığım bir tanesi gerçekten takdirimi kazandı :
************************************
From: “Editor” d.adams@development.com
To: info@fisek.org
Subject: Mozilla Browsing Problem
Date: Wed, 1 Feb 2006 13:42:24 -0800
Hello,
I noticed whilst browsing your site that there were problems with some of
your links, when I tried again with Internet Explorer the problems were not
there so I assume that they were caused by me using the Mozilla browser.
As more people are turning to alternative browsers now it may be of help
for you to know this. I have enclosed a screen capture of the problem so
your team can get it fixed if you deem it an issue.
Kind regards,
David Adams
Dept. Research
This communication contains information which is confidential and may also be privileged. It is for the exclusive use of the intended recipient(s). If you are not the intended recipient(s) please note that any form of distribution, copying or use of this communication or the information in it is strictly prohibited and may be unlawful. If you have received this communication in error please return it to the sender
************************************
Bir an gerçekten şüpheye düştüm. Yaw olabilir mi gerçekten, nasıl olsa Linux kullanıyorum, dur bakayım dedim dosyaya. Bir .ZIP dosyasıydı, içinden .SCR uzantılı bir Windows çalıştırılabilir dosyası çıktı. Merak ettim, Wine ile çalıştırdım, olmayan Windows’un güvenlik duvarı ayarlarını değiştirip bir truva atı kurmaya çalıştı makinaya.
Gezegen | Yorum Yok »Deep Purple albümsel açıdan acayip bir grup. Tüm stüdyo albümlerini dinlediğiniz halde hala dinlemediğiniz birçok parçası olabiliyor. Stüdyo albümlerinde yer almayanlar Black Night, When a Blindman Cries gibi ünlü parçalar olduğu gibi Painted Horse, Cry Free gibi adı duyulmadık parçalar da olabiliyor. Gerçi artık albümlerin yeni baskılarında “bonus track” adı altında bu parçaları da katıyorlar artık ama ben albümleri alırken yoktu.
Bugünkü konu mankenimiz Painted Horse isimli güzide parçaydı (bkz hala arka planda çalıyor). Who Do We Think We Are albümü için hazırlanmış ama grubun iç çekişmesi nedeniyle albüme girememiş. Gillan’ın ağız mızıkası özellikle bağımlılık yaratacak düzeyde. Bende Powerhouse isimli yerel baskı bir toplama plakta var, ilk parçası, tekrar tekrar dinlemek için elle iğneyi kaç kere başa almışlığım vardır.
Normalde toplama albüm almayı sevmem ama aşırı ucuza bulunca almıştım Powerhouse’u. Alırken plağın ikinci yüzünün yüzeyinde 4 parça gözürken, üzerinde 3 parça yazması dikkatimi çekmişti. Ek parça var da, unutmuşlar herhalde diye düşünmüştüm. Plağı dinleyince ise şaşkınlıkla gülme arası acayip bir duygu yaşamıştım. Child in Time parçasının bir yerinde müzik neredeyse sıfırlanır ve sonra tekrar yükselmeye başlar. Plağın baskısını yapan amcalar orada yeni bir parça başladığını sanmışlar ve Child in Time’ı ikiye bölmüşler.
Musiki | Yorum Yok »Judas Priest‘in solisti Rob Halford‘ın 2000 ve 2002’de yaptığı iki solo albümünü dinliyorum. Müzik o kadar tanıdık ki. Judas Priest ile Black Sabbath çiftleşmesi gibi sanki. Dio‘ya da benzettim. Hatta Crucible’daki Betrayal parçası bana direk Artillery‘i çağrıştırdı, ki senelerdir dinlememiştim onları.
Eh, bunların hepsi sevdiğim adamlar olduğundan bana bu tarz dinleyebilecek bir 1 saat 35 dakika (daha) çıkmış oldu.
Musiki | Yorum Yok »