Ne keyifli bir müziktir… Sanki böyle akar gider, o kadar doğal gelir ki. Kitaro da doğadan ilham aldığını ve kendisinin sadece bir ulak olduğunu söylüyor. Kulağa klişe gelen bu sözü müziği inandırıcı kılıyor.
Kitaro’nun 1990’da çıktığı Amerika turnesinden hazırlanankonser albümü tüm odayı huzur ve keyif ile — doğa ile — ona duyduğumuz öslemle ile dolduruyor.
5 thoughts on “Kitaro bir zamanlar Amerika’dayken”
iyiki kitaro klaus schulze ile tanışmış ve bu muhteşem müzikleri üretmiş.
özellikle:kageroh
eternal spring
special sound effect bestelerinin hayranıyım
kitaro bugüne kadar yapılmış en mükemmel müziklerden birisidir bence. Onu dinlerken, aslında insan kendisini, tabiatı buluyor…. iyi ki kitaro diye bir grup var…….
saygılarımla
erol duyar
Kageroh gerçekten bende hayranlık uyandırmaya devam ediyor yıllar geçtikçe, sanki saniye saniye bişeyler anlatmak istiyor.Her notasında farklı bir uyum ahenk var.Sanki binlerce parça bir şarkının içine sığdırılmış farklı şarkılardan tek bir parça yapılmış garip bişey.Dinlemekle kulağım aşınmıyor.Anlatılmıyor yaşamak lazım..
KİTARO hakında bir şey söylemek ne kadar zor.sanırım onun yaptığı müziği ne kadar ifade etmeye çalışsamda anlatmak istediklerimin sadece çok küçüp bir bölümünü aktarmış olucam.onu dinlerken ben farklı dünyalarda farklı insanlarla olduğumu hissediyorum.iyiki varlar ve ürettikleri bu güzel ezgileri bizimle paylaşıyorlar.
Kitaro’nun her şarkısı kulaklarımda diyebilirim
. Onu anlatmak doğayı anlatmakla eş değer .En çok da Liwing Amerika ile Kojiki şarkısını beğeniyorum. Kuş sesi dalga sesi rüzgar sesine ihtiyaç duyduğunuz da şarkılarını dinleyin. Ruhunuzun dinlendiğinizi hisseteceksiniz.
Comments are closed.