Kabalakçık
06 Eylül 2005 Salı, 15:52 | Kitap(Kabalcı ve Kulakçık kelimelerinin acayip birleşimi)
Didem’in “sen kitabını okumadan filmine gitmeyiz” ambargosu sonucunda senelerdir okumayı salladığım Otostopçunun Galaksi Rehberi serisine tatil vesilesiyle de başladım ve ilk kitabı bitirdim (en azından filmi kurtardık).
Gerçekten eğlenceli ve dolu doluydu. Genelde böyle kült kitapları geç
(ve çok kere adını övgüyle duyduktan sonra) okuyunca büyük beklentiler içinde olurum, hayal kırıklığı ve muz kabuğu olur. Ona rağmen çok keyif aldım.
Serinin tamamı baştan (nedendir bilinmez) Türkçe’ye çevrildi ve ben de eski basım bulmaya kasıp, sonunda pes edip Pandora‘dan yenisini aldım. Tabii kitaplar geldikten birkaç gün sonra eski basımlarını da bulduğuma hiç şaşırmayacaksınız.
Kitapların arka kapaklarındaki kısa özetlere gıcık olurum (evil). Film trailer’ları da aynen. Gözünüze çarparsa % 99 tadı kaçar, bakmadığınızda… zaten bakmamış olursunuz.
İlk kitabın arka kapak özeti de işte o sülaleden. Bir dalgınlık anında okuma gafletine düştüm. 248 cep sayfasından oluşan bir kitabın 190. sayfasında ancak ortaya çıkan bir gerçeğe arka kapak özetinin son cümlesinde yer vermesi için insanın 20-25-23-24 olması lazım.
Tabii bir de “ihtimal” olayı var ki, beni benden aldı. Matematik aleminde senelerdir “olasılık” olarak geçen terim, yeni çeviride ihtimal olarak kullanılmış. Daha Türkçe bir karşılık buldular, toplumu alıştırmak için onu kullanalım dediler desek — o da değil, ihtimal çok daha eski bir kelime. “İhtimalsizlik teorisi” ifadesi daha okurken bile insanı tırmalıyor. Kitabı güzel çeviri notları ile süsledikten sonra böyle bir başarı gösterdikleri için hem çevirmen Nil Alt’ı hem de son okumayı gerçekleştiren Ahmet K. Aslan’ı tebrik ediyorum (hani Google’da isimlerini falan ararlarsa çıksın diye).
Neyse… Ver elini ikinci, üçüncü, bejinci (dördüncüyü de unutmayalım) kitap. Filmi… güzel olmaz herhalde yaw. Yeni moda oldu. Bilimkurgu, fantezi, çizgi romanların filmini çekmek. Drizzt’e ne zaman sıra gelecek bakalım. Çok kastırır yaw.
“Kabalakçık” İçin Yapılan 1 Yorum
Yağmur 23 Eylül 2005 Cuma günü dedi ki :
Hah! İngilizcesi dururken yakışıyor mu tercümesinden okumak yaw, o kadar sağlam espriler kaçıyor ki, DNA sadece içerikle değil, anlatım şekliyle de espri yapan birisi. Eski çevirisi gayet iyiydi, ama motorun adını hatırlamıyorum şimdi..