Öyle bir seyir defteri…

Gözüme gözlük

10 Ağustos 2006 Perşembe, 12:04 | Memat

Gözlük kullanmaya başlayalı 4 yıl oldu. Öyle çok büyük numaralı değil, 4 yılda 1.00’e kadar yükseldi anca. Uzağı net göremiyorum, hafif de astiğmat var(mış). Yorgunken, az uykuluyken görüşüm daha bozuluyor genelde. Genelde dışarıda ve sedire/şezlonga yayılıp tv/film seyrederken takıyorum. Doktor bilgisayar başındayken de takmamı hayal ediyor ama olmuyor işte. Ağırlık yoruyor bir süre sonra. Gene de gözüm yoruldu mu geçiyorum gözlüğe bilgisayar başındayken de.

Dışarıda gözlük takarken ise yaz dönemi güneş problemi baş gösteriyor. Güneş gözlüğümün numaralı olmamasının yanı sıra, yanımda iki gözlük taşımak zorunda kalmak can sıkıcıydı. Araba kullanmadığım için numarasız gözlükle idare ediyordum ama uzun vadede net görememek başımın ağrımasına yol açıyordu. Didem’in o şansı da yoktu tabii arabayı kullandığı için. Üstüste iki gözlük takmak da iyi sonuçlar vermiyor elbette. Sonunda napalm, çok beğendiğimiz bir güneş gözlüğü olmasa da sırf arabada kullanırız düşüncesiyle ona gözlük bakmaya gittik. Kabız bir satış elemanı ile uğraştıktan sonra, neyse ki pes etmeyip optikçinin üst katına çıkıp daha anlaşabildiğimiz birine denk gelip iki dakikada istediğimizi bulduk, hatta ben hızımı alamayıp kendime de aldım :

Yukarıda görmüş olduğunuz güneş gözlüğü, herhangi bir numaralı gözlük üzerine eklenti olarak takılable ve sökülable gözlük camları. Elbette kullanılacağı gözlüğe uygun camlar kesilerek yapılıyor. Esnek yapısı sayesinde ortasındaki plastiğe bastırıp, camları hafif oynatarak kolaylıkla eklenip çıkartılabiliyor. Şimdi kolaylıkla diyorum, ilk başta alışana kadar zorlandım ne yalan söyleyeyim. İnce de bir kabı var, standart bir gözlük kadar yer kaplamıyor. Omzuma astığım çantamın arkasına yerleştirip ek sıkıntı çekmeden taşıyabiliyorum.

Çift cam olması biraz ağırlığını arttırıyor ama en önemli dezavantajı söküp takarken camları parmaklama riski ve kirlenip/temizlenecek cam sayısının iki katına çıkmış olması. Hele numaralı camın dışında veya güneş gözlüğü camının içinde kir varsa ve gözlüğe takmadan önce dikkat etmediyseniz sonradan temizleme şansınız olmuyor, paşa paşa gözlüğü söküp öyle temizliyorsunuz. Cam temizleme zaten ilk gözlük kullanmaya başladığımdan beri sevmediğim ve hiçbir zaman tam başaramadığım bir iş olduğundan bazen can sıkıcı hale gelebiliyordu. Yine de hayatımdan çok memnundum, tek taşla iki kuş.

Didem tatile gitmeden hemen önce yanda görmüş olduğunuz lüks tüketim malzemesini keşfetti. Tek kullanımlık cam temizleme mendilleri. Çok da başarılı meretler, onunla sildin mi camlar cillop gibi oluyor. Anti-statik de, toz toplanmasını da (kısa bir süre) engelliyor. Küçük de diil, biz bir tanesini ikiye bölüp kullanabiliyoruz. Sıcak havada çabuk kuruması şu ana kadar gördüğüm tek yamuğu. Ucuz olsa güzel olurdu elbette ama “siliyorum, siliyorum, temizlenmiyoor, ciyaaaaak” dediğiniz anda imdadınıza yetişmesi açısından bir numara.

  1. “Gözüme gözlük” İçin Yapılan 1 Yorum

  2. Dee 12 Ağustos 2006 Cumartesi günü dedi ki :

    Numaralı güneş gözlüğü deyince aklıma hep, gözünde güneş gözlüğü ile bir Seiim (Özkan) geliyor. Geçen yıl, şenlik malzemelerini depoya taşıdığımız gün, depoda kan ter içinde koli indirip kaldırmanın arasında şöyle bi laf edip beni benden almıştı :
    “Ya böyle kapalı yerde görmemişler gibi güneş gözlüğüyle geziyorum, kusura bakma. Ama numaralı gözlüğüm yanımda değil, mecburen bunu takıyorum, numaralı bu.”

Bir Yorum Yazın

You are logged in as . To logout, click here.