Kendimi anlatmak oldum olası başaramadığım bir şey.
1977 rekoltesi bir insan olarak bugün, 2025’te kendimi bir sözcükle anlatmak istesem, herhalde bu “progresif” olur. Türkçe tam karşılığı olmayan bu kelimeyi en çok karşılayan “yerinde durmayan” olabilir. Dün olduğum kişiye göre bugün daha fazla bilgi ve deneyimim olmasına çalışıyorum.
Küçük yaşlarımdan beri “birden fazla ışığı olan” elektronik aletler ilgimi çekti. Bu ilgi zamanla onlar üzerinde çalışan yazılımlara, birbirleriyle iletişim kurabilmelerine, verimli çalıştırılmalarına, insanlara sağladıkları yararlara doğru evrildi. Mesleğim oldu.
Başka neleri seviyorum? İlk aklıma gelenler: Yemek (yemesi de yapması da), müzik (dinlemesi), basketbol + voleybol (izleyici), doğa yürüyüşü ve rehberliği (trekking). Daha aklıma gelen ama hakkını veremediğim için yazmadığım bir sürüsü var. Yaşamda keyif alabileceğim o kadar şey var ki.
Bundan sonra ne var? Sevdiklerimin daha da tadını çıkarmak, belki o sevdiğim ama yeterince hakkını veremediklerimden bir tanesini daha buraya yazabilecek kadar içine dalabilmek, belki de tamamen yepyeni bir keşif. Kim bilir…